Exercises

EXERCISE 140520 – ACTION VERBS Present Simple – Translation into Turkish

"Share this post on social media, spread the news"
EXERCISE 140520 – ACTION VERBS Present Simple
Translate into Turkish please
A SHORT INTERVIEW
Please translate from English into Turkish
Mary:  How do you start the day Jim?
Jim: Well, I get up at 6 o’clock. I get washed and dressed and I have breakfast at seven o’clock.
After breakfast I brush my teeth and go to work  (leave home).
Mary: When do you get to work?
Jim: I usually arrive at my Office at 8 o’clock.
(half past eight ….)
Mary: What do you do then (after that)?
Jim: I have a cup of coffee and start work at nine.
Mary: Where do you work? (where is your Office)
Jim: I work in a bank. I am an accountant (computer operatör).
Mary: Do you like  your job?
Jim: Yes I like it
Mary: Why do you like your job?
Jim: I think it is interesting.
Mary: Good I wish you a lot of success
Jim: Thank you for your good wishes.

8 thoughts on “EXERCISE 140520 – ACTION VERBS Present Simple – Translation into Turkish

  • Mary: Jim, nasıl günü başlarsın?

    Jim: Tamam, saat altıda kalkarım ve saat yedide kahvaltı yerim. Kahvaltı sonra, dişim fırçalarım ve işe giderim.

    Mary: Ne zaman işe vararsın?

    Jim: Genelikle ofisteyim saat sekiz buçuk vararım.

    Mary: Daha sonra ne yaparsın?

    Jim: Bir fıncan kahve içerim ve saat dokuzda iş başlarım.

    Mary: Nerede çalışırsın?

    Jim: Bir bankada çalışırım. Ben muhasebeyım.

    Mary: (Senin) işin sever misin?

    Jim: Evet o severim.

    Mary: Neden (senin) işin seversin?

    Jim: O ilginç duşunurum. (Bence o ilginç?)

    Mary: İyi, çok başarı sana dilerim.

    Jim: Senin iyi dileklerin teşekkür ederim.

    Reply
    • Mary: Jim, nasıl günü başlarsın? C (GÜN-E BAŞLARSIN) “..güne nasıl başlarsın..” sounds better

      Jim: Tamam, saat altıda kalkarım ve saat yedide kahvaltı yerim (or ederim). Kahvaltı-DAN sonra, dişim-İ (or dişlerimi) fırçalarım ve işe giderim. C

      Mary: Ne zaman işe vararsın? C varmak Ben varır-ım sen varır-sın o var-ır biz varır-ız onlar varır-lar

      Jim: Genelikle ofisteyim saat sekiz buçuk vararım. Ofisime genellikle saat sekiz buçukta varırım (varıyorum)

      Mary: Daha sonra ne yaparsın? C (or yapıyorsun)

      Jim: Bir fıncan kahve içerim ve saat dokuzda iş başlarım. C (or içiyorum … başlıyorum)

      Mary: Nerede çalışırsın? C (or çalışıyorsun)

      Jim: Bir bankada çalışırım. Ben muhasebeyım. muhasebeciyim (or çalışıyorum)

      Mary: (Senin) işin sever misin? Not senin işin / Sen işini or Siz işinizi / sever misin or seviyor musunuz / dont need sen or siz actually

      Jim: Evet o severim. Evet onu severim /seviyorum or Evet seviyorum (we dont need ONU either)

      Mary: Neden (senin) işin seversin? Neden işini /işinizi seversin (seviyorsun /seviyorsunuz) – Short “Neden seviyorsun/uz”

      Jim: O ilginç duşunurum. (Bence o ilginç?) Onun ilginç olduğunu düşünürüm – COLLQ İlginç olduğunu düşünüyorum / Bence (to me) ilginç (dont even need dir)

      Mary: İyi, çok başarı sana dilerim. C Sana / size çok başarılar dilerim (diliyorum)

      Jim: Senin iyi dileklerin teşekkür ederim. İyi dilekleriniz (no need for SENİN / your) için size teşekkür ederim / ediyorum.

      Reply
  • 1. Mary: Nasıl günü başlarsın Jim?
    2. Jim: İyim saat 6 de yataktan kalkarım. Duş, alır giyinirim ve saat 7 de kahvaltı eterim. Sonra kahvaltı, dişlerini fırçalarım ve işe giterim
    3. Mary: Ne zaman işe ulaşırsın?
    4. Jim: Saat de 8 ben ofis de çoğunlukla ulaşırım .
    5. Mary: Sonra ne yaparsın?
    6. Jim: Ben kahve içerim ve saat 8 de işe başlarım.
    7. Mary: Nerede çalışıyorsun?
    8. Jim: Ben bir bankada çalışırım.
    9. Mary: İşinizi seviyor musunuz?
    10. Jim: Evet, bunu sevdim.
    11. Mary: Neden İşinizi seviyor musunuz?
    12. Jim: Bunu ilginçir sanarım.
    13. Mary: Hayırlı, size büyük başarılar dilerim.
    14. Jim: İyi dilekleriniz için teşekkür ederim.

    Reply
    • 1. Mary: Nasıl günü başlarsın Jim? C “GÜN-E (to pls) or Güne nasıl başlarsın (başlıyorsun is OK too)

      2. Jim: İyim saat 6 de yataktan kalkarım. Duş, alır giyinirim ve saat 7 de kahvaltı eterim. Sonra kahvaltı, dişlerini fırçalarım ve işe giterim
      Well ==> Pekala etc… 6 da ALTI-DA (thick vowel) – for instance 8 de SEKİZ (thin vowel) SEKİZ-DE / Get up .. simply KALKAR-IM
      kahvaltı EDER-İM (with D not T) / kahvaltı-dan sonra we use the preposition after the noun / again not GİTER BUT GİDER-İM with D

      3. Mary: Ne zaman işe ulaşırsın? C (ulaşıyorsun is OK in COLLQ )
      4. Jim: Saat de 8 ben ofis de çoğunlukla ulaşırım . Genellikle (Çoğunlukla is MOSTLY)

      Ben ofise saat 8 de varırım
      Subject object (place/person etc) adverb etc.. verb

      5. Mary: Sonra ne yaparsın? C (or ondan sonra ne yaparsın / yapıyorsun)

      6. Jim: Ben kahve içerim ve saat 8 de işe başlarım. Bir fincan kahve içerim (alırım) ve …..

      7. Mary: Nerede çalışıyorsun? C (Nerede çalışırsın but in Collq çalışıyorsun Bravo)
      8. Jim: Ben bir bankada çalışırım. C (or collq çalışıyorum) , muhasebeci-yim
      9. Mary: İşinizi seviyor musunuz? C (or seviyor musun)
      10. Jim: Evet, bunu sevdim. Sevdim “NO” – Sevdim is Past Simple (I liked it)
      11. Mary: Neden İşinizi seviyor musunuz? seviyorsunuz? (We have a question word at the beginning and the structure goes back to affirmative
      For instance, “Nerede yaşıyorsun” (not nerede yaşıyor musun) Where you live?
      12. Jim: Bunu ilginçir sanarım.
      Onun ilginç olduğunu düşünürüm / düşünüyorum.
      Bence (I think / according to me) o ilginçtir Properly said “Bence ilginç (o)”

      13. Mary: Hayırlı, size büyük başarılar dilerim. İyi, size / sana çok başarılar dilerim/diliyorum

      14. Jim: İyi dilekleriniz için teşekkür ederim.

      Reply
  • Mary: Jim, güne nasil başlarsin?

    Jim: Peki, ben saat 6’da kalkarim. Ben yukanmıs ve giyinmis alarim ve kahvalti saat 7’da yaparim. Kahvaltidan sonra, dişim fırçalarım ve evi terketirim.

    Mary: Ne zaman işe başlarsin?

    Jim: Çoğunlukla ofisima saat 8’da vararım. (saat sekiz büçük)

    Mary: Ne bundan sonra yaparsın?

    Jim: Ben kahve içerim ve saat 9’da iş bası yaparim.

    Mary: Nerede senin ofisin?

    Jim: Ben bir bankada çalışırım. Ben bir muhasebeciyim (bilgisayar operatörüyüm).

    Mary: Senin işin sever misin?

    Jim: Evet, bunu sevdim.

    Mary: Neden senin işin seversin?

    Jim: O ilginç düşünürüm.

    Mary: Güzel, çok başarilar dilerim.

    Jim: Iyi dilekleriniz için teşekkür ederim.

    Reply
    • Mary: Jim, güne nasil başlarsin? C (or başlıyorsun)

      Jim: Peki, ben saat 6’da kalkarim. Ben yukanmıs ve giyinmis alarim ve kahvalti saat 7’da yaparim. Kahvaltidan sonra, dişim fırçalarım ve evi terketirim.

      Yıkanmış ve giyinmiş is word for word BRAVO. But we say YIKANIRIM VE GİYİNİRİM. BY the way here elimi yüzümü yıkarım sounds better in meaning /get washed)
      Because when we say YIKANIRIM it maeans to take a shower or something (more than washing face and hands etc)
      Saat 7 de kahvaltı yaparım. dişim-İ fırçalarım, evi terk ederim (or evden çıkarım) evden ayrılırım

      Mary: Ne zaman işe başlarsin? C (or başlıyorsun)

      Jim: Çoğunlukla ofisima saat 8’da vararım. (saat sekiz büçük) Genellikle is better. Çoğunlukla is mostly.
      and not ofisim-A but ofisim-e vowel harmony i and e / ı and a etc.

      Mary: Ne bundan sonra yaparsın?
      Ondan sonra ne yaparsın (yapıyorsun)

      Jim: Ben kahve içerim ve saat 9’da iş bası yaparim. (işe başlarım / kahve içiyorum … işe başlıyorum)

      Mary: Nerede senin ofisin? C (but Ofisin nerede better maybe) (actually nerede-dir but in collq we dont need the dir part)

      Jim: Ben bir bankada çalışırım. Ben bir muhasebeciyim (bilgisayar operatörüyüm). C (or çalışıyorum) C (or bir muhasebeciyim)

      Mary: Senin işin sever misin? When we say İŞ-İN it means your job anyway so instead of senin işin we can say İŞİ-Nİ sever misin (seviyor muusn)

      Jim: Evet, bunu sevdim. Evet onu seviyorum / Evet seviyorum

      Mary: Neden senin işin seversin? Neden seversin/seviyorsun işini?

      Jim: O ilginç düşünürüm. Bence o ilginç, İlginç olduğunu düşünüyorum /düşünürüm

      Mary: Güzel, çok başarilar dilerim. İyi, (or diliyorum)

      Jim: Iyi dilekleriniz için teşekkür ederim. C

      Reply
  • Mary: Jim güne nasıl başlarsın?

    Jim: Saat altıda kalkıyorum. Yıkanıp giyiıniyorum ve saat yedide. Kahvaltıdan sonra dışlerimi fırçalaıp işe gidiyorum (evden arılıyorum).

    Mary: Ne zaman işe gideceksin?

    Jim: Genellikle ofisime saat sekizde varıyorum (sekiz buçuk).

    Mary: Sen ne zaman ne yapıyorsun (bundan sonra)?????!!!!! NOT SURE!!

    Jim: Bir fincan kahvem var ve dokuzda çalısmaya başlıyorum.

    Mary: Nerede çalışıyorsun? (Ofisin nereede)

    Jim: Bır bankada çalışıyorum. Ben bır muhasebeciyin (bilgisayar operatörü)

    Mary: İşini beğen musun?

    Jim: Evet beğendim.

    Mary: Neden işini beğensin?

    Jim: Bence ilginç.

    Mary: İyi başarılar dşlerim.

    Jim: İyi dileklerin için teşekkür ederim.

    Reply
    • Mary: Jim güne nasıl başlarsın? C (or başlıyorsun)

      Jim: Saat altıda kalkıyorum. Yıkanıp giyiıniyorum ve saat yedide (kahvaltı ediyorum). Kahvaltıdan sonra dışlerimi fırçalaıp işe gidiyorum (evden arılıyorum). Fırçalayıp (A + I => Y in between)

      Mary: Ne zaman işe gideceksin? işe ulaşırsın / ulaşıyorsun (to get to : ulaşmak, to arrive at: varmak)

      Jim: Genellikle ofisime saat sekizde varıyorum (sekiz buçuk). C Bravo

      Mary: Sen ne zaman ne yapıyorsun (bundan sonra)?????!!!!! NOT SURE!!
      Ondan sonra (then, after that) ne yapıyorsun / yaparsın?

      Jim: Bir fincan kahvem var ve dokuzda çalısmaya başlıyorum.
      Bir fincan kahve alırım / alıyorum ve dokuzda …….. same BRAVO

      Mary: Nerede çalışıyorsun? (Ofisin nereede) (C Nerede çalışıyorsun?) not where is your office

      Jim: Bır bankada çalışıyorum. Ben bır muhasebeciyin (bilgisayar operatörü) Bir ….. muhasebeciyi-M

      Mary: İşini beğen musun? seviyor musun /beğeniyor musun (sever misin etc)

      Jim: Evet beğendim. Evet onu seviyorum (severim)

      Mary: Neden işini beğensin? Neden seviyorsun (seversin) onu?

      Jim: Bence ilginç. OK

      Mary: İyi başarılar dşlerim. sana çok başarılar….

      Jim: İyi dileklerin için teşekkür ederim. OK

      Reply

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

EDIRNE VIDEO BANNER 200424